Yetersizlik duygusu kişinin hayatına birçok alanda set koyar ve kişinin olabilecek başarılarını gölgeler. Hem sosyal hem akademik hem de iş hayatında kişinin kendi kendine zorluk yaratması ve mutsuz olmasına sebebiyet verir. Yetersizlik duygusu psikolojide, kişinin yetenek ve becerilerini fark edememesi, kendisini iyi ve başarılı bulamaması ve sahip olduğu tüm olumlu yönlerini reddetmesi olarak tanımlanır.
Kendini yetersiz gören birey yaptığı işlerde ve insan ilişkilerinde kendisini sürekli olarak eksik görür. “Bu işte oldukça iyiyim” veya “bu ilişkimde başarılı bir şekilde yol alıyorum” gibi iltifatları kendine söyleyemez ve bulunduğu konuma objektif yaklaşamaz. Yetersizlik duygusuna sahip kişi aynı zamanda kendisini maddi veya manevi açıdan sıklıkla başkalarıyla kıyaslar. Bu yapılan kıyaslamanın sonucunda genellikle kendini, kıyaslandığında kişilerden daha aşağıda görür.
Bazı kişilerde yetersizlik durumu kendini zaman zaman gösterirken bazı kişilerde yaşamın her anında gösterir. Bu durum kronik bir hal aldıkça destek alınarak düzeltilmesi gerekilen bir rahatsızlık olarak görülmektedir.
Yetersizlik Duygusu Neden Gelişir?
Her insanın yaşadığı zorluk ve deneyimler birbirinden farklılık gösterir. Bu zorluk ve deneyimlere verilen tepkiler de keza çoğu zaman kişiden kişiye değişir. Yaşanılan bir travmatik durum veya duygular sonucunda yetersizlik düşüncesi açığa çıkmış olabileceği gibi daha önemli bir rahatsızlığın da belirtilerinden birisi olabilir.
Yetersizlik duygusu gelişimi genellikle çocukluk dönemine dayanır. Kişinin çocukluğunda ebeveynleri, öğretmenleri veya arkadaşları tarafından; aşağılama, takdir edilmeme, görmezden gelinme, diğer çocuklarla kıyaslanma veya beğenilmeme gibi çeşitli ihmal ve istismar şekilleri bulunuyorsa yetersizlik düşüncesini geliştirmesi olasıdır. Freud Adler yetersizlik duygusu oluşumunu 3 maddeyle açıklamıştır:
- 1. Çocuğun yetersiz organlarla doğması.
- 2. Çocuğun şımartılması.
- 3. Çocuğun ihmal edilmesi.
Çocukluk döneminde yaşanılan durumlar sonrasında kişi büyütüp bir birey olduğunda dahi kendisine ulaşılamayacak hedefler belirler. Bunun sebebi zihnin bilinç altında alışık olduğu duyguyu aramasıdır.
Yetersizlik Duygusundan Kurtulma Yolları
Her ruhsal ve duygusal sıkıntıda söylediğimiz gibi, öncelikle yapılması gerekilen şey yetersizlik duygusunun altında neyin yattığını anlamaktır. Bu süreçte kendinize dönerek anlamak için zaman tanımalısınız. Hatırlayabildiğiniz ilk yetersizlik duygusunu ne zaman hissettiniz? Hangi durumlarda bu duyguyu yoğun yaşıyorsunuz? Bu gibi sorularla problemin kökenine inmemiz gerekmektedir. Ardından izlememiz gereken yol ise şu şekildedir;
Kıyaslama Yapmayın
Kendinizi başkalarıyla kıyaslamaktan vazgeçin. Her insanın yetenek, becerileri ve bunları göstermek şekli farklıdır. Kendi ilgi alanlarınıza yoğunlaşarak bu alanda ne kadar ilerleyebileceğinizi veya ne kadar ilerlemek istediğinize odaklanın.
Kendinizle Olumlu Konuşun
Bu zamana kadar birçok alanda yetersiz bulduğunuz kendinizle olumlu konuşmalar yapın. İster ayna karşısında sesli bir şekilde ( ki bu daha etkili bir yöntem olacaktır.) , isterseniz içinizden olacak şekilde kendinizle olumlu şekilde sahip olduklarınız, yeteneklerinizi, başarılarınız ve başaracaklarınız hakkında olumlu konuşmalar yapın.
Ulaşılabilir Hedefler Koyun
İlk etapta daha küçük ve ulaşılabilir hedefler koymak kendinizi yeterli bulmak anlamında motive edecektir. Gün geçtikçe hedeflerinizi bir adım ilerisine taşıyarak neler başarabileceğinizi görün.
Kendinizi Sevin
Kendini yetersiz bulan kişiler, kendi benliklerine karşı yeteri kadar sevgi göstermezler. Ya da yeteri kadar kendisine sevgi göstermeyen kişiler yetersizlik duygusuyla karşılaşırlar. Yani bu iki kavram birbirine bağlı bir şekilde ilerler. Kendinizi ne kadar sever ve saygı duyarsanız yetersizlik düşüncesinden de o kadar çabuk kurtulursunuz.
Sevdiğiniz Alanlara Yoğunlaşın
Yapmaktan zevk aldığınız ve iyi olduğunuzu düşündüğünüz ilgi alanlarınıza odaklanın. Yeni becerilerinizi keşfetmek için çaba harcamayı da unutmayın.
Yaşam Kalitenizi Yenileyin
Düzenli spor yapmak, sağlıklı beslenmek, kitap okuma alışkanlığı kazanmak, çeşitli belgeseller izlemek ve ilginizi çeken alanlarda araştırmalar yapmak gibi yaşam standardınızı değiştirecek, yenileyip iyileştirecek alışkanlıklar edinin.
Yukarıda hazırladığımız adımlarla başlamak bu duygudan kurtulmak için yeterli olabilir. Ancak her birey sorunun kökenini doğru anlayarak adımları uygulama konusunda tam anlamıyla başarı sağlayamayabilir. Bu gibi durumlarda uzman bir destek almak en doğru yol olacaktır.